Konut satışlarındaki artış devam ediyor, 2025’te de artışın sürmesi için kredi faizlerinin düşmesi gerekiyor
“Konutder Başkanı Ramadan Kumova, bugün TÜİK tarafından açıklanan Kasım 2024 Konut Satış İstatistikleri verilerinin ardından 2024 yılının genel değerlendirmesi ile birlikte 2025’e dair beklentilerini kamuoyu ile paylaştı. ”
Türkiye genelinde konut satışları Kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına
göre %63,6 oranında artarak 153 bin 14 oldu. Yılın ilk yarısında sektörde ciddi
bir durgunluk hakimken yılın ikinci yarısında konut satışlarında kayda değer
yükselişler başladı ve Kasım ayında Ekim ayına göre %7,3’lük bir düşüş
gerçekleşmiş olsa da 2024 ilk 11 ayında 2023 ilk 11 ayına göre konut satışları
%16,4 artmış durumda.
Diğer yandan 2023’e göre 2024 ilk 11 ayında 1.El satışlar %24,2 artarken,
2.El satışlar %13,0 artış gösterdi. İpotekli satışlarda ise %21,3 düşüş
gerçekleşti. Yabancıya satışta ise düşüş devam ederek ilk 11 ayda geçen seneye
göre %35,1 düşüş gerçekleşti.
Konut satışları Kasım ayında Ekim ayına göre Türkiye genelinde azalmış olsa
da İstanbul’da geçen aya göre % 6,1 artış ile 26 bin 320 adet konut satışı
gerçekleşti. Bu İstanbul için son 23 ayın en yüksek satış adedi olarak göze
çarpıyor.
2024 sonunda konut satışları 1.4 milyonu geçecek
Birçok yerde ve birçok farklı segmentte konut satışı oluyor. Sektörde
hareketlenme olduğu aşikar. Özellikle de düşük ve orta gelire hitap eden
markasız konutlarda anlamlı bir canlılık olduğunu düşünüyoruz. Faiz, borsa,
altın, kripto gibi yatırımlardan kazanan yatırımcının konut fiyatları artışa
geçecek öngörüsü ile alıma yöneldiği kanaatindeyiz.
Faiz düşüşü olması halinde bu etki genele sirayet edecektir. 2025 ikinci
çeyreğinden itibaren genele yayılan bir hareketlenme olacağı düşünüyoruz. Bugün
açıklanan Kasım verileri ile artış eğilimi sürüyor ve kuvvetle muhtemel Aralık
sonuçları da benzer şekilde gerçekleşecektir. Bu durumda 2024 sonunda konut
satışları 1.4 milyonu aşacağı kesinleşti.
Sürdürülebilir konut piyasası için ipotekli satış oranının minimum %50
olması lazım
TÜİK verilerine göre Kasım ayında Türkiye genelinde ipotekli konut satışları
bir önceki yılın aynı ayına göre %315,7 oranında artarak 21 bin 804 seviyesine
geldi. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı ise %14,2 olarak
gerçekleşti.
Konut satışlarında ipotekli satışlar %14’lerde seyrederken satış yapabilmek
adına üreticiler kendi vadelendirme modellerini müşteriye sundular. Bu da
finansman yükünü üstlenen üreticiler için önümüzdeki dönemlerde ekstra yük
oluşturacaktır.
Sağlıklı ve dengeli piyasa koşullarının oluşabilmesi için ipotekli (kredili)
satışların oranın %50’lerin altına düşmemesi kritik öneme sahip. Geçtiğimiz
dönemde ipotekli satış oranları %4’lere kadar gerileşmişti. Bugün geldiği
seviye %14 gibi ciddi bir artışa işaret etse de halen arzu edilen seviyenin çok
altında.
Konut fiyatları nominal artıyor olsa da reelde düşüyor
TCMB Kasım ayı Konut Fiyat Endeksi raporuna göre Kasım'da aylık bazda %2.8,
yıllık bazda nominal olarak %29.4 oranında artış kaydedilse de enflasyon ile
karşılaştırıldığında yıllık rakamın reel olarak karşılığı %12 düşüşe işaret
ediyor.
İnşaat maliyetleri ise son açıklanan veride %39,4 artış gösterdi. Konut
Fiyatları tüfe ve inşaat maliyetleri karşısında reel olarak değer kaybetti.
Reel olarak bu azalma 2024 yılının başından beri yaklaşık 11 aydır devam
etmekte. Dolayısıyla 2024’ün ikinci yarısından itibaren insanlar konuttaki
fırsatın farkında ve birikimlerini konuta yönlendiriyorlar.
Diğer yandan İstanbul’daki üretim maliyetleri çok daha yüksek seyrediyor.
İTO’nun açıkladığı İnşaat Malzemeleri Endeksi’ne göre Kasım ayında nominal
olarak %92,4 artış gösterdi. Aynı dönemde İstanbul Konut Fiyat Endeksi ise
%26,2 artış gösterdi.
Konut ihtiyacı ile üretim arasındaki makas açılıyor
Ülkemizin her yıl 700 bin yeni konuta ihtiyacı var ve 2023’te üretim 504 bin
seviyesinde gerçekleşirken bu yılsonu tahmini de 482 bin civarında olacağı
yönünde. Son birkaç yıldır 1. El konut arzındaki düşüş 2. El konut stokları ile
dengelendi ancak 2. eldeki ürün stoku son 3 yılda azalarak önümüzdeki dönemde
1. El’deki arz eksikliğini karşılayamayacak seviyenin altına gelecektir.
2. El konut satışlarındaki düşüş trendi devam ederse ki, eğilim maalesef bu
yönde görülüyor, önümüzdeki 2 yıl içerisinde konut arz sıkıntısı sosyolojik bir
boyut kazanarak yerini bir barınma krizine bırakacak gibi görünüyor.
Bu durumdan çıkışın ilk adımı olarak 1. El konut satışlarını hızlandıracak
konut kredilerinde faiz indirimi gibi tedbirlerin ivedikle alınmasıdır. Konut
satışlarına bakıldığında 1. El konutların payı %30, 2. El konutların ise payı
%70 seviyelerinde gerçekleşiyor. Bu dengesiz tablo üretimin önündeki önemli
engel. Kredi faizlerindeki iyileşme ile 1. Eldeki satış oranı %50’lere
gelebilmeli ki yeni üretimler için de kaynak oluşturulabilsin. Böylelikle arz
sıkıntısının ilk ayağı çözülecektir, devamında konut üretiminin önündeki en
büyük engel olan arsa maliyetlerini düşürecek formüller üzerinde durulmalıdır.
Dar gelirliye konut üretimi için kamu-özel sektör işbirliği şart
Toplumun önemli bir bölümünü oluşturan orta gelir grubu, orta alt gelir
grubu ve alt gelir grubu için yeteri kadar konut üretilemiyor. Bu ihtiyaç
karşılanamadığında da konut sahiplik oranımız hızla düşüyor.
Son 16 yılda dar gelirlinin ev sahibi olma oranının %61'den %48'e
gerilediğini görüyoruz. Öte yandan ev sahibi olamayan dar gelirli kiraya
geçiyor. 2007’de dar gelirli her 100 kişiden 18’i kirada otururken bu sayı 2023
yılında neredeyse ikiye katlanarak 34,7’ye çıkıyor. Rakamlar böyle olunca da
kiralık konut piyasası enflasyonu enflasyon da tekrardan kiraları etkileyerek
bir kısır döngü oluşturuyor. Son dönemde TOKİ’nin üretimi artırmak için yeni
ihalelere hız vermesi memnuniyet verici ancak kamu-özel sektör konusunda
yapılacak strateji ve planlama ile sorunu çözme adına daha doğru bir çözüm
getirilebilir.
Uygun şartlar oluşursa 2025’te konut yeniden yatırım ligine dönebilir
2025’te yapılması beklenen konut kredisi faiz indirimleri piyasaya soluk
aldıracağını düşünüyoruz. Kasım sonunda açıkladığımız Konutder Sektörel
Beklenti Anketimiz’de de üyelerimizin konut arzında faizlere paralel bir artış
beklentisi var. Ankete göre üyelerimizin %31,8’i önümüzdeki 6 ayda üretimin
artacağını belirtirken anketin bir önceki döneminde bu oran %0 idi. 2024’ün
ikinci yarısından itibaren rakamların düzeliyor olmasını daha sağlıklı bir
piyasaya yönelik umut verici bir adım olarak değerlendiriyoruz ancak kısa
süredir esen bu olumlu rüzgarın da yanıltıcı olmaması gerektiğinin altını
çiziyoruz. Dolayısıyla faizlerin düşmesiyle birlikte 2025’te konut arzında
görece bir artış olacaktır.
Diğer yandan son dönemdeki konut satışları ile birlikte değerlendirdiğimizde konutlarda reel fiyat düşüşü belli oranda alıcıları teşvik etmiş durumda. Hem fiyatlarda hem de satış adedinde bir hareketlilik var. Konut sektöründe 2025’in ikinci çeyreğinden başlayarak fiyatlarda reel anlamda bir artış olacağını tahmin ediyoruz. Konut kredi faizlerindeki gelişmeler doğrultusunda 2025 yılı genelini dikkate aldığımızda konutun yatırım liginde en kârlı alanlardan birisi olabilir.